Neden Ben?
Sorusundan Nasıl Kurtuldum?
Kıymetli dostum Efkan Vural hocamın teşvikleriyle yazı
yazmaya 2006 yılında başladım. Sizlerde farkediyorsunuzdur, artık yazılarımız
gittikçe akıcı olup güzelleşiyor elhamdülillah...
Nedeni, acizane hergün
kitap, yazı okuruz ve radyodan çok dini sohbet dinleriz. Çünkü “Hayvandır ağızdan beslenen, insan kulaktan
beslenir” der Hz. Mevlana’mız...
Geçtiğimiz ay, minik kitaplığımdaki 2007 yılında bir
akrabamızın matbaasında hatıra olsun diye 800 adet bastırdığı, incecik kitapçığımız gözüme çarptı.
Kitabı incelerken
farkettim. 2006’daki ilk yazımızda NEDEN
BEN? diyerek engelli oluşuma rıza
göstermemdeki anlatımın samimiyetini görünce bu yazıyı arşivden paylaşmak
istedik:
***
Neden
ben?
Neden ben dediniz mi hiç?
Uçsuz bucaksız kainatı, içindeki
milyarlarca yıldızları, güneşi, ay'ı, dünyayı Yüce Allah yarattı. Ama neden?
Dünyayı yaratmasındaki neden,
cennet ve cehennem hayatı için bir sınav yeri olmasıdır.
Şimdi şöyle bir düşünün, biz bu dünyada 60-70 yıl, en fazla 90 yıl yaşıyoruz; sonra ölüm.
Ve yeniden diriliş ve sonsuz bir
hayat başlıyor. seksen değil, 10000000000… sıfırları siz koyun, bu kadar yıl. Bu sonsuz hayatı kazanmanın ve
derecemizi artırmanın tek yolu bu dünya hayatında
biriktireceğimiz sevaplar.
Ve
engelli olmak Allah'ın bir hediyesidir.
Sağlıklı bir insanın yirmi yılda kazanacağı sevabı, hastalığa ve engele sabreden ve şükreden biri yirmi günde kazanabilir.
Sağlıklı bir insanın yirmi yılda kazanacağı sevabı, hastalığa ve engele sabreden ve şükreden biri yirmi günde kazanabilir.
Lütfen kendimizi üzmeyelim, Neden
biz engelliyiz? Çünkü Allah bizi seviyor ve sevap kazanmamızı istiyor.
Düşünsenize dünyayı; uyuşturucu, içki, fuhuş, cinayet, serseriler, boşboş
amaçsız insanlar...
Bizler (engelliler) temiziz. Bu
da Allah'ın bir lütfu değil midir?
Neden ben
değil; iyi ki beni seçtin Allah'ım deyin.
***
Yıllar önce yazdığımız bu yazımıza bazı engelli
kardeşlerimden itiraz gelmişti: Neden
engelli olmama sevinecekmişim; herkes kız arkadaşıyla kafe, deniz, sinema
gezerken, biz yatakta eve hapisiz diye mi?
O arkadaşa
ahiret var, cennet var sabret inşallah, yazıyı tekrar dikkatle oku, önümüzde sonsuz
bir hayat var,
desem de, yine itirazına devam etmişti.
Şimdi anlıyorum ki, insan engelli de olsa, nefis
ve şeytanın tuzaklarına kapılıyor, mal, mülk, facebook, akıllı telefon,
bilgisayar, böylece fani dünyaya
bağlanıyor ve sonuçta gaflet uykusuna
dalıp ölümü, ahireti, namazı, hesabı unutuyor.
Aslında gafletimiz
imanımızı zayıflatıyor, hatta imanımızı kaybediyoruz. Çünkü imanımız güçlü olsaydı,
günah işlemez, ibadetlerimizi aksatmazdık... Değil mi?
Amel
olmadan cennete gidebiliriz. Lakin iman olmadan gitmenin zerre ihtimali yok.
Yesâr isminde Habeşi bir köle,
Peygamber Efendimize SAV şöyle
sordu:
"Peki, ben, dediğin gibi iman eder ve şehadette
bulunursam bana ne var?"
Resûl-i Ekrem SAV şöyle buyurdu:
"Eğer bu iman ve bu şehadet üzere olursan Cennet
var!"
Nitekim Yesâr, kelime-i şehadet
getirip Müslüman oldu ve hemen zırh giyerek hazırdaki savaşa katıldı ve
oracıkta şehit olup cennete gitti.
Bir vakit bile
namaz kılmadı ama kalpten inanması ve imanı onu cennetlik etti.
İman etmek
için neyi bekliyorsunuz? , arı peteğinde
'Allah' yazmasına gerek yok...
Arıların, yumurtadan çıkalı daha 12 gün olmuşken,
hiçbir alet kullanmadan, aralarda hiçbir boşluk bırakmadan, bir uçtan başlayıp
ortada buluşarak yaptıkları, düzgün ve hepsi aynı büyüklükteki altıgenlerden
oluşan bal peteği başlı başına mucizedir
zaten...
"Akıl,
kâinattaki mükemmel düzene, muhteşem sisteme bakıp Allah’ı bulabilir. Eser,
sahibini gösterir. Atomdan yıldızlara kadar mükemmel bir nizam ve düzen içinde
yaratılan varlıkların yaratıcısı elbette var. İnsan aklı Allah’ı bulmaya yeterli fakat bu hayattan sonra bizi nelerin
beklediğini bilemez. ”
İnsanın
ölüm sonrasını öğrenmesi için kutsal kitaplara ihtiyacı var.
2003
yılına kadar en büyük derdim yürüyememekti ve Neden ben diye -isyan denmez ama- hep sorgulardım. Neden Ben? sorusundan 2003’te ahirete
inancımın artması yani imanımın artması ile kurtuldum.
Evet
Allahu Teala, 2003’te aldığım bir kararla Kuran’ın
Türkçe Mealini düşünerek okumam ve uygulamam sonucunda İMANIMI ARTIRDI...
Çevrenizdeki
gafletle dünyaya dalan, engelli veya engelli olmayan tüm insanlara Kuran’ın
Türkçe Meali kitabını okumalarını tavsiye edin... Bir paket sigaradan ucuzdur.
Kalpler
Allah’ın elinde... Nasipleri varsa, imanla şereflenirler inşallah ...
“Allah'ın
izni olmadıkça hiçbir kimsenin iman etmesi mümkün değildir. Akıllarını güzelce kullanmayanları Allah
pislik içinde bırakır!” (Yunus suresi, 100. ayet)
Celalin
Penceresinden
Celalım Allahım imanımızı İihlasımızı artırsın kendisen layık kul habibine layık ümmed kılsın. Yüreğine sağlık güzel insan samimi ve içten bir paylaşım olmuş.
YanıtlaSileyvallah Erhan abicim. sen güzel gönüllüsün güzel bakıyorsun. Allah razı olsun abim
Sil