Zaman Su Misali Hızla Akıyor
Evet,
Zaman ne de çok hızlı geçiyor. Bugün 31 Aralık 2018 Pazartesi. Bugün Miladi
2018 yılının son gününü geçireceğiz ve inşallah yarın yepyeni bir yıla, 2019‘a
başlayacağız.
Zaten
Efendimiz SAV yaşadığımız bu ahir zamanda zamanın kısalması ve vaktin
değersiz hale gelmesi hakkında şöyle buyuruyor:
"Zaman
yaklaşır. Öyle ki, yıl bir ay gibi, ay bir cuma/bir hafta gibi, hafta bir gün
gibi, gün bir saat gibi, saat ise, bir anda yanıp kül olan hurma ağacının dalı
gibi süratle gelip geçer. Ayrıca o zamanda bulunan insanların seviyesi -genellikle- birbirine yaklaşmış olur. Hayırlı işler
yapmamakta, kötülük yapmakta insanlar aynı düzeyi paylaşmış olur." (İbn Hacer, 13/16)
ZAMAN SU MİSALİ
GEÇİYOR
1973 doğumluyum, yaşım kırkaltı oldu. Bana sorarsanız kırkaltı
sene yaşamamış gibiyim. Hastalıklarım, onaltı yıl çalışıp emekli olmam,
yaşadığım sevinçler, acılar herşey bir hayal gibi geçti.
Yani
demem o ki sevgili arkadaşlarım, hızla kaçınılmaz
son olan ölüme yaklaşıyoruz. Aslında klasiktir ama ben de söyleyeyim, insan
geçen bir yılda neler yaptığını düşünüp, bir iç muhasebe yapmalıyız.
Önümüzdeki
yıl içinde ölebiliriz, her günü bu son
günümüz olabilir diyerek yaşamalıyız. Ölüme hem manen hem madden hazırlıklı
olmalıyız. Ben sevgili Efkan Vural hocama vasiyet sayılabilecek bir word
dosyasını göndermiştim.
Bu
FA hastalığımdan dolayı sürekli kendimi çok yorgun hissediyorum. Namazlarımı
kılarken belki bu son namazım diye huşu ile kılıyorum. Sabah namazlarında baklava yiyerek (ağlayarak) dostlarıma
40-50 dakika dua ediyorum...
Yani
her an ölüm gelebilir diye huşu ile
namazlara ve duaya devam ediyorum hamdolsun...
Evet
Efendimizin SAV dediği gibi zaman su
gibi akıyor. Allah bizi bu dünyaya gönderirken elimize verilen sermayemiz, ömür dakikalarıdır. Ben
yapacağım çok şeylere vakit bulamıyorum. Sermayemiz olan yıllar süratle
geçiyor.
Oysa
daha namaza başlayacak, umreye
gidecektik, apartmanımızın bahçesinde dostlarımıza ve akrabalarımıza iftar
verip, yasin okutacaktık, vs...
Ama
dostlarım henüz hayattayız, bunların
hepsini de yapabiliriz. Bu yılbaşı gecesi tefekkür edelim ve yeni yıl için
kararlar alalım. Yepyeni bir sayfayı
daha açıyoruz...
GELİN TÖVBE EDELİM
Gelin
içkiye, sigaraya, haramlara tövbe edelim, namaza başlayalım. Kılıyorsak daha
huşu içinde kılmaya çalışalım, birbirimize
bol bol dua edelim.
Peygamberimizin SAV
hadisini biliyorsunuz: "İslâm
kendinden önceki şeyleri söküp atar..." [ Taberânî ile Beyhakî ]
Bir ateist veya Hristiyan bir kimse Müslüman olduğunda, hayatı
boyunca işlediği bütün günahları silinip sıfırlanıyor...
Bakınız bu ayette Rabbimiz ne diyor:
Bakınız bu ayette Rabbimiz ne diyor:
“Ancak şu
var ki dönüş yapıp (tövbe edip) iman edenler güzel ve makbul işler işleyenler bundan müstesnadır.
Allah onların kötülüklerini iyiliklere, günahlarını sevaplara çevirir. Çünkü
Allah gafurdur, rahîmdir (çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur). “ [Furkan
suresi, 70.ayet]
Radyoda kıymetli bir Hoca esprili dille söylemişti: Allah inanmayana bu kıyağı yapıyor da, tövbe eden Müslümana yapmaz mı hiç? Elbette yapar, hem de günahları resetlemekle kalmıyor, tövbesinde samimi olup tövbeli halini korursa, o günahlar sevap hanesine kaydırılıyor.
Bu yeni yıl için yeni kararlar alalım. Altından kıymetli ömür dakikalarımızı boşa geçirmeyelim. Günahlarımız sıfırlansın diye samimiyetle tövbe edelim, tertemiz bir sayfa açalım.
Namaz, Kuran okumak, düşünmek, zikir, dua, faydalı kitaplar okumak,
sohbet dinlemek gibi faydalı işlerle zamanımızı süsleyelim inşallah...
Bize
birşey katmayan gereksiz filmler, eğlence, dedikodu
programları, diziler ve maçlarla vaktimizi tüketmeyelim. Yeri gelmişken söyleyeyim,
ben haftada bir dizi film ve bir maç izlerim. Yani demem o ki, altından kıymetli zamanımızı böyle
harcamayalım.