6 Temmuz 2014 Pazar

Ne kaybederiz?


Ne kaybederiz?


 

Yazıları sayfamda yayınladığım gün, resimleriyle birlikte kopyalıyorum ve dokuz ayrı forum ve blog sitesinde daha paylaşıyorum ki, Allah’ın izniyle daha çok kişiye faydalı olabileyim.

 

Geçen yazımı kopyaladığım bir forumun (forumtr.com) dini sohbetler bölümünde bir başka sohbet başlığı daha gördüm ve başlık ilgimi çekti, merak edip okudum.

 


Başlık, inancımı yavaş yavaş kaybediyorum, idi. Yazının altına çok güzel cevaplar, youtube sohbet linkleri kopyalanmış. O yüzden uzun uzun cevap yazmak istemedim. Şunu yazmıştı:

 

inancımı yavaş yavaş kaybediyorum...

“arkadaşlar cocuk iken cok dindar birisi idim yer yaz Kuran kurslarına giderdim

her şey din ergenlıkten sonra lise yıllarımda başladı. din derslerinde sozlu notu için hocaların dua ve sure okutmasına kıl olmaya başladım ve bilsemde hiç okumamaya başladım.

sonra bir gun hocan ban sen hiristiyan msın diye sorunca iyice dersten ve hocadan sogudm. beni o sozlu notu için okuttugu sure ve duaları okumadıgım için inancımı yargılamıstı
zaman gectiçte dinden daha cok sogudm suan 22 yaşındayım ve cumalara bile gitmez oldum. Allah olup olmadığını sorgular oldum
ne yapmalıym yardm lutfen ”

 

Düşündüm, evet şu ana kadar yayınladığım (195) yazılarım hep bunun için, yani dini sevdirmek içindi. Fakat kısa ve etkili bir cevap yazmalıydım.

 


Şu kıssa aklıma geldi, internetten bulup kopyaladım.

Dileyen, nefsimle beraber hissesini alsın:

 

“Hz. Ali'ye (r.a), birisi geldi. Adam, ölümü, tekrar dirilmeyi, ahirette hesabı, cenneti ve cehennemi inkar ediyordu. Hz. Ali'ye: 

 

"Ya Ali, siz müslümanlar ölüme ve ölüm ötesine inanıyorsunuz; biz ise inanmıyoruz. Siz cehennemden kurtulmak, cennete girmek için bir sürü ibadet ediyor, mal harcıyor, zahmete giriyorsunuz. Bu zahmet değer mi? Hem ölümden sonra tekrar dirilmenin olacağı ne malum?" diye sordu.

 

Hz. Ali (r.a) adamı sükunetle dinledi, sonra ona şu cevabı verdi: 

 

"Evet, ölümden sonra dirilmek, hesaba çekilmek, cennete veya cehenneme girmek, ya senin dediğin gibi yoktur; ya da bizim dediğimiz vardır. Önce senin dediğinin doğru olduğunu düşünelim.

 

Ölümden sonra ahiret hayatı yoksa, seninle biz aynı durumdayız. Sana da yok bize de yok. Bu arada bizim Yüce Allah için kıldığımız namazların, yaptığımız ibadetlerin, hayır ve iyiliklerin, güzel ahlakın, verdiğimiz zekat ve sadakaların bize bir zararı olmaz.

 

Ama, ya ahiret varsa, bizim dediğimiz doğru çıkarsa, senin hâlin nice olur?" diye sordu.

 

Adam, biraz durdu, düşündü ve sonra: 

 

"Vallahi, her iki durumda da siz kârdasınız, ahiret varsa vay bizim hâlimize! Yolunu öğret, ben de müslüman olacağım," dedi ve müslüman oldu. ”

 

 

Düşünmek ibadettir.  Evet düşünmek namaz kılmak gibi sevap kazandırır.

 

Allah aramakla bulunmaz, ama bulanlar hep arayanlardır.

 

Allah’ı bulan neyi kaybeder. O’nu kaybeden neyi bulur ki...

 

 

 


 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder