Çanakkale Destanı
Bir ANEKTODUN SESLENDİRMESİ VE ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ KLİBİ:
“İstanbul
muhakkak fethedilecektir. Bu fethi yapacak hükümdar ne güzel hükümdar ve O’nun
askerleri ne güzel askerdir.” Hadis-i
şerif (HZ. MUHAMMED S.a.v)
Değerli Arkadaşlar,
Çanakkale
hakkında çok şeyler yazıldı, tekrara lüzum yok sanırım, fakat gördüğüm bir
noktayı nazarlarınıza arz etmek istiyorum izninizle, bilmem katılacak mısınız?
Osmanlı’nın başkentini ele geçirmek, Çarlık
Rusya’ya yardım ulaştırmak, İslam aleminin halifesini ele geçirip, islam alemine
karşı zafer ilan etmek için, vs. gibi hain amaçlarla, müttefik kuvvetler
saldırıya geçtiler.
İlk hedefleri Çanakkale Boğazı’ndan geçip
imparatorluğun başkentini, yani İstanbul’u ele geçirmekti. Ama olmadı, çünkü
karşılarında etten kemikten bir duvar vardı.
Mehmet
Akif'in dediği gibi ölmekten korkmuyorlardı, çünkü Peygamberimiz (s.a.v.) kollarını açmış onları
bekliyordu.
Peygamberimiz’in yüzyıllar önce verdiği
müjde yani İstanbul’un fethi 1453’te
gerçekleşmişti. Eğer düşmanlar Çanakkale’den geçse idi, Rusya yıkılmayacak ve
İstanbul’u ebediyyen kaybedecektik.
Çanakkale’de şehit olanlar boş yere ölmedi.
Onlar, Peygamberimiz’i SAV yalancı
çıkarmamak için canlarını verdiler.
Şimdi birçoğunuzu duyar gibiyim. "İyi de bir kaç yıl sonra İNGİLİZLER
Çanakkale’yi geçip İstanbul’a girdiler."
Cevabım
şu: İstanbul’a mütareke yani
anlaşma ile girdiler. Yoksa bugün İstanbul’da hiç tarihi cami bulamazdık, hepsini yıkarlardı.
Çanakkale’de büyük moral bulan Türk milleti
ve askeri, Mustafa Kemal Paşa’nın
komutasında İstiklal Savaşı’na başlamıştı, Müttefik güçlerin Rusyası da
yıkılmıştı.
Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarının
komutasındaki kahraman mehmetçikler ALLAH’IN
İZNİ VE İNAYETİYLE vatanımızı bir bir, il il, belde belde düşman işgalinden
kurtardı.
Anadolu tamamen işgalden kurtarılınca büyük
kayba uğrayan müttefik güçler, Türklerin bu imanından gelen güce karşı
tutunamayacaklarını anladılar, kurtuluş savaşı sonunda İstanbul’u terketmek
zorunda kaldılar.
Sonuçta düşman bu iman kalesini topla ve
tüfekle yıkamayacağını anladı ve çekildi gitti...
FAKAT, Çanakkale’den döndükten sonra İngiliz
Lordlar kamarasında bir toplantı yapmışlar. O dönemin bir ingiliz gazetesinin
yazdığına göre ingiliz komutan demiş ki:
(Elindeki
Kuran'ı havaya kaldırarak) “Beyler!
Biz bu Kuran'ı yok etmeliyiz. Buna gücümüz yetmezse onları bu kitaptan
soğutmalıyız... Türkleri ancak ondan sonra yenebiliriz."
Acaba söylenenler olmuş mu? Şimdi en büyük
silah televizyon...
Bugün
bir işgal olsa, çevrenizdeki gençlere bir bakınız, Çanakkale’deki gibi şehit
olmaya kaç kişi koşar?
O
KAFİRİN DEDİĞİ GİBİ KURAN’I UNUTTUK. NAMAZ KILANLARIN BİLE %90 I FATİHA’NIN
BİLE ANLAMINI BİLMİYORMUŞ...
EVİMİZE
HİÇ OLMAZSA İKİ PAKET SİGARA PARASI OLAN TÜRKÇE
KURAN MEALİNİ ALIP ANLAYARAK VE UYGULAYARAK OKUMALIYIZ...
VAR
MISINIZ???
***
Her şey Allah’ın izniyle bir kaderle belirlenmiştir.
Babamın aynı isimli dedesi İsa Çelik dedemin Çanakkale’de
dudağına gelen mermi başına gelseydi, bugün biz olmayacaktık.
Dedem Çanakkale gazisiymiş. İsa dedemle ilgili geçen yıl
yazdığım yazı:
***
Celalcelik@gmail.com Ankara (
Konya-Ereğli )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder