27 Mart 2017 Pazartesi

Allah sadece temiz bir KALP istiyor


Allah sadece temiz bir KALP istiyor

 

2006’da teyemmüm abdestiyle oturduğum yerde beş vakit NAMAZA başlamıştım.

 
25 Mart 2017 yeğenlerim İsa, Ceren ve Azra ile



Namaz kılmaya başladıktan sonra stresim sıfırlandı, öyle huzur buldum ki, çevremdeki herkesin bu huzuru tatması ve de cehennemden kurtulması için, namazı tavsiye etmeye başladım. Çünkü okuduğum Kuran ayetlerinde Rabbimiz diyordu ki:

(

Ayetlerin mealleri:

 

38. Her nefis, yaptıklarına karşılık bir rehindir; 39. Ancak hakkın ve erdemin tarafında olanlar başka.

 

40-41. Onlar cennetlerdedir; günahkârlar hakkında birbirlerine sorular sorarlar.

 

42. "Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir?" diye uzaktan sorarlar.

 

43. Onlar şöyle cevap verirler: "Biz namaz kılanlardan değildik;

 

44. Yoksulu doyurmuyorduk; 45. (Günaha) dalanlarla birlikte biz de dalıyorduk,

 

46. Ceza gününü de asılsız sayıyorduk, 47. Sonunda bize ölüm geldi çattı."

 

48. Artık şefaatçilerin şefaati onlara fayda vermez.  

 

 (Müddessir suresi, 74/38-48)

 

Bu âyetlerde iman veya inkâr konusunda yapılan tercihin sonuçlan anlatılmakta, kişinin tercihine göre cennetteki nimetlere kavuşacağı veya cehennemdeki azaba sürükleneceği bildirilmektedir.

 


- Namaz kılanlardan değildiler ve düşküne yedirmezdiler, fakire yemek vermez, karnını doyurma çaresini aramazdılar. Yani Allah'ın emrini tanımaz, kullarına acımazdılar. Ve dalanlarla beraber dalar dururdular, boş lakırdılar, boşuna işler, şunun bunun aleyhinde lehinde gereksiz sözlerle vakit öldüren, keyif ve zevkle ilgili boş şeylere dalan gafillerle beraber kendilerinden geçer, dalar giderdiler.

 

Din gününe, (yani ceza gününe) yalan derler, inanmazdılar. Namaz kılmamanın, fakirlere bakmamanın, dalanlarla beraber dalıp gitmenin asıl sebebi de bu imansızlık, bu küfürdür. Ta onlara o yakin (yani ölüm) gelene kadar bu halde devam ettiler ancak ölüm gelince ceza gününün hak olduğunu iyice anladılar. İşte kendilerini cehenneme sokan suçlarını böyle haber verirler. (bk. Elmalılı, Hak Dini, ilgili ayetlerin tefsiri)

 

Namaz kılmayan bir müslüman, kafir olmaz; ancak günahkar bir Müslüman olur. Ahirette Allah Teala bu kulunu cezalandırabileceği gibi dilerse onu affeder. Bununla beraber namaz kılmayanlar hakkında dinimiz şiddetli tehditlerde bulunmuştur.

)

 

ÖNEMLİ OLAN KALP İMİŞ

 

İlk namaza başladığım yıllarda kendimi kurtarmış farzedip, herkesin namazını kılıp huzur bulması, ve cehennemden kurtulmaları için, bir vesile bulup namazı anlatıyordum.

 


Bu yüzden çevremdekiler, yine dini sohbet açacak diye benden uzaklaştılar. Hatta yıllarca yazılarımda sözü sonunda namaza getiriyordum.

 

2003’te Allah bana hidayet verdiğinde adeta dinde ilkokula başlamıştım. Yıllar içindeki okuduğum yazılar, kitaplar, dinlediğim sohbetler, kıldığım namazlar ile bilgim çok arttı, adeta mastır yaptım elhamdülillah… Ki hala tabeleyim…

 

Tabi ki namaz çok önemli, dinin direği, müminin miracı, cennetin anahtarıdır.

 

Yıllar içinde öğrendiğim, mühim olan kalp temizliği idi. Namazı inkar etmeyen, fakat kılmayıp Allah’a inanan, iyi işler yapan temiz kalpli mütevazi insanlar, cennete giderler…

 

Çünkü Efendimiz SAV şöyle buyurur:

 

"Allah sizin dış görünüşünüze ve mallarınıza bakmaz.

Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar."

 

(Müslim, Birr, 33; İbn Mâce, Zühd, 9; Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539)

 


Bir insanın kalbinde kötülük yoksa, aksine sevgi, merhamet varsa kurtulur inşallah…

 

"Fâhişe bir kadın, sıcak bir günde, bir kuyunun etrafında dönen bir köpek gördü, susuzluktan dilini çıkarmış soluyordu. Kadıncağız mestini çıkararak (onunla su çekip köpeği suladı). Bu sebeple kadın mağfiret olundu." [Müslim, Tövbe 155, (2245)]

 

Kalbinde kötülük olan kötü huylular ise, ateşten kurtulamaz.

 

"Bir kadın, eve hapsettiği bir kedi yüzünden cehenneme gitti. Kediyi hapsederek yiyecek vermemiş, yeryüzünün haşerâtından yemeye de salmamıştı."

 

[Buhârî, Bed'ü'l-Halk 17, Şirb 9, Enbiya 50; Müslim, Birr 151, (2242)]

 

Yukarıdaki hadislerde Peygamberimiz (asm) bir kadının bir köpeğe su vermesinden dolayı aldığı mükafat ile bir kadının kediye verdiği zarardan dolayı aldığı cezayı ifade etmektedir. Bu da gösteriyor ki küçük gördüğümüz bir amel dahi insanın kurtuluşuna vesile olabilir. Hiç bir günahı da küçük görmemek gerekir. Bir günah da insanın cehenneme gitmesine sebep olabilir. Bu da bizlere gösteriyor ki hiç bir amelimizi hafife almamalıyız.

 


Ancak her köpeğe su verenin cennete gidecek veya her kediyi öldüren cehenneme gidecektir gibi bir kayıt yoktur. Allah insanın tüm amellerini birlikte değerlendirecektir. Belki köpeğe su veren kadın bu ameliyle sevapları günahlarından ziyade olmuştur. Diğer kadının da bu seyyiatıyla günahları sevaplarını geçtiği için cehenneme gitmiş olabilir.

 

NAMAZ, TEMİZ BİR KALBE GÖTÜRÜR

 

Ha şimdi diyeceksiniz ki, o zaman namaz kılmayalım. Elbetteki kılmalıyız, Huşuyla kılınan namaz, insanı temiz bir kalbe götürür ve cennetteki derecemizi artırır.

 

Konyalı hemşehrim Ricali Gayb evliyasından 1969’da Hakk’a yürümüş Ladikli Ahmet Ağa (1888-1969) isimli Hak dostu bir evliya  varmış. Sevgili dostum Antalya’da yaşayan Hülya Keleş hanımın tavsiyesi üzerine Youtube’da hakkındaki belgeseli izledim.

 
Ladik'teki odası

65 yaşındaki Torunu Ahmet Elma, Konya Sarayönü Ladik kasabasında dedesini anlattı:

 

Dedem kırk yıl Hızır AS ile arkadaşlık etti, kendisine Hocam diye hitap  ederdi. Bir gün dedemin çok özenerek abdest aldığını görünce Hızır AS latife olsun diye dedeme demişki;

 

“Ya Ahmed sanada bir abdest almasını öğretemedik”  Bunun üzerine dedem:

 

“Napalım efendim, taktınız peşinize bir çobanı, ancak bu kadar yapabiliyorum.”

 

Bunun üzerine Hızır AS demişki:

 

“Ahmed, Ahmed ! Ne abdest arıyorlar, ne namaz arıyorlar, Kalb-i Selim arıyorlar.”

 

Belgeselde Ladikli Ahmet Ağa’nın torunu ilahiyatçı Ahmet Elma konuyu şöyle tamamladı:

 

“Efendim burda yanlış anlaşılmasın, namaz çok önemlidir. Huşuyla kılınan namaz insanı, Kalb-i Selim’e, yani temiz bir kalbe götürür.”

 

Bazen iççamaşırıma idrar kaçırıyor, fayansla teyemmüm abdesti alıyor, yattığım yerde namaz kılmayı kafama takıyordum; anladımki, mühim olan temiz bir kalple Allah’ın huzuruna çıkmakmış meselemiz…

 


Efendim gayemiz sadece cennete gitmek olmamalı; sonsuza kadar kalacağımız cennetteki makamımızı yükseltmek olmalı. Onbaşı bir asker ile bir general subay orduda aynı olmaz. 

 

Şu kısacık dünya hayatımızdaki mevkimizi yükseltmeye çalıştığımız gibi, ebediyen kalacağımız cennet hayatımızdaki derecemizi de yükseltmeliyiz.

 

Dünyada acizane para biriktirerek gecekondudan apartman dairesine yülseldik.

 

Ahirette ise başta namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlerle sevap biriktirip sonsuza kadar kalacağımız cennetteki makamımızı sürekli artırmalıyız. Bin değil, milyon değil, sonsuz seneler inşallah…… 

 


Peygamber Efendimiz SAV buyurur:

 

Derece yükselten üç şey:

 

1- Yemek yedirmek,

2- Selamlaşmayı yaymak,

3- Herkes uyurken, gece namazı kılmak. (Hatib)

 
23 Mart 2017 Perşembe dostum Aydın Kaynarca beyle yeni akülü sandalyemizi denedik

 

Celalin Penceresinden

 

 

2 yorum:

  1. Esselamü aleyküm kardeşim. Selamı yayarak derecemizi yükseltelim Allah nasip ederse kardeşime bi köfte ekmek ısmarlarım sözüm olsun. Teheccüdüde imkanımız elverdiği ölçüde kılarız inşallah. Selam ve dua ile güzel kardeşim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aleyküm Selam ve rahmetullahi Erhan abi,
      Bende sana bi döner ısmarlıycam abi söz :)
      Güzel yorumun için teşekkürler abi,
      Allah razı olsun.

      Sil