Muhabbet
Selam Vermekle Başlar
Hasbihal, karşılıklı konuşmak,
sohbet etmek anlamındadır. Bu yazıda gündemden yola çıkarak
kısa bir hasbihal etmek istiyoruz.
Özgecan cinayeti bu
hafta gündemin bir numaralı konusuydu.
Bütün Türkiye ağladı. Hatta bu haftanın
Cuma vaazı ve Cuma hutbesi de bu konudaydı.
Şimdi, Diyanet TV’de canlı yayındaki kıymetli bir
hocanın -ismini unuttum- ezandan önceki Cuma vaazında anlattıklarının
ikisinden çok kısa bahsetmek istiyoruz.
Birincisi,
bu tür cinayetlerde medya çok etkilidir, dedi. Çünkü bu tür haberler izlene
izlene bu vahşetler normalleşiyor. Ve aynen
örnek alıyorlar.
Avrupa’da İngiltere, Almanya’da TV’lerde bu tür vahşet haberini göstermek
yasaktır, dedi. Hatta haber bültenleri bile onbeş dakikayı geçmez, diye
ekledi.
Evet hocam son derece
haklıdır; çünkü bazı dizilerden etkilenip cinayet işleyenleri çok izledik.
Hatta yıllar önce şunu hatırlıyorum:
Bütün dünyada -çocuk ve gençler dahil- yediyüze yakın kişi, Saddam’ın TV’lerde
yayınlanan idam görüntülerinden etkilenerek kendini asmıştı.
Geçen akşam Beşiktaşın maçı vardı. Sahaya bir
seyirci girdi, koşmaya başladı, kamera hemen başka yerleri gösterdi. Spiker şöyle
açıkladı:
Uefa kararıyla artık sahaya girenler
ve meşale yakanlar örnek alınmasın diye TV’lerde gösterilmeyecekmiş.
Cuma vaazında kıymetli hocamız ikinci olarak bir Hadis-i
Şerif’ten bahsetti. Çünkü bazı kimseler sosyal medyada bu tür olayları
önemsiz gören paylaşımlar yapmış. O hadis şu:
"Sizden biri bir kötülük
gördüğünde, gücü yetiyorsa eliyle düzeltsin. Yetmezse diliyle düzeltsin. Onu da
yapamazsa, hiç olmazsa kalbiyle buğz etsin. Fakat bu, imanın en zayıf
mertebesidir." (Tirmizi,
Fiten, 11)
Kıymetli hocamız hadisi
şöyle açıkladı:
Eliyle düzeltsin, yani
devletler kanun çıkaracak, tedbir alacak.
Diliyle düzeltsin, yani biz hocalar
vaazlarla, TV programcıları, köşe yazarları müspet yazılarla toplumu
bilinçlendirecekler...
Kalbiyle buğz etsin
demek, sevmeyecek, nefret edecek, tepkisini ortaya koyacak, safını belli
edecek, demektir. Buğz etmeyen, tepki
koymayanın ise imanında problem vardır.
Evet ÖzgeCAN’ımızın
babası Mehmet Aslan abimizin dediği gibi sevgiyi
unuttuk. Yani Kuran ahlakını terkettik. Son yazıda Peygamberimiz SAV basit çözümü göstermişti:
“Birbirinizi sevebilmek için, Önce
selam vermekle başlayın.“
Youtube’daki bir
sohbette hocanın birisi şöyle bir anı anlatıyordu:
Geçen yaz bir yere gidiyoruz.
Trafik sıkıştı, durduk. Baktım bir amca iki yolun
ortasındaki çimleri biçiyor. Camı açtım, Selamünaleyküm
amca, dedim.
Aleykümselam, dedi. Nasılsın,
iyimisin, dedim. Sağol da çıkaramadım,
dedi. Gülerek dedim ki, ben seni tanıyorum. Anamız Havva, babamız Adem,
dinimiz, vatanımız, dilimiz bir ... vs.
Adam gülümsedi, trafik
açılana kadar epey sohbet ettik. Görseniz adam nerdeyse evine yemeğe çağıracak.
Milletimiz aslında muhabbet
istiyor. Muhabbeti kurmanın başlangıcı selam vermektir. Bu medeniyet tüm
dünyada bencillik ve soğukluğu yaymış.
Evet dostlar, hergün
yüzlerce ölüm haberi görüyor, okuyoruz. Artık
silkinip kendimize gelelim mi? Daha on
gün önce ÖzgeCAN bizim gibi yiyip içiyordu, şimdi toprak altında...
Ölüm bu kadar yakın, bugün ölsek
yarın toprak altındayız.
Bu dünya kısa ve fani.
Aldanmayalım...
Ömür seryamezi boş işlerle
tüketmeyelim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder