ÖNEMLİ DUYURU= İzninizi
istiyorum
 |
| Sevgili Efkan Vural hocam 15 Ağustos 2015'te bizi Ereğli'de ziyaret etti |
 |
| Sevgili Aydın Kaynarca bey dostum 31 Ağustos 2015'te bizi Ereğli'de ziyaret etti |
***
Merhaba
değerli dostlarım,
Öncelikle baştan
söylemek istiyorum. Bir müddet sizden izin istiyorum, bu sürede yeni yazı
yayınlamayacağım. Hatta Facebook sayfamı da dondurdum.
Bu süre üç
ayda olur, altı ayda… Hatta bir yıl bile olabilir. Nedeni şu;
Ben hayat
hikayemi geniş bir şekilde yazmak istiyorum. Aslında zaten 3-4 aydır yazıyorum
fakat…
Fakat
yazılar, mailler, facebook, internet epey meşgul ediyor, odaklanamıyorum.
Bu
yazıları yazmak, düzenlemek, konuyla ilgili resimler bulmak bir günümü alıyor
nerdeyse. Haftada iki yazı olduğuna göre, iki gün meşgul ediyor demektir. Şu an 288 yazı yayındadır.
Tabi kitap
yazmasaydım, bu uğraşla vakit nasıl geçiyor, anlamıyordum.
Sevdiğim
yazılar blog sayfamda da günde 4-5 yazı yayınlıyorum. Ama bu yazılar bana hazır
geliyor sanmayın. Epey bi araştırıyorum, tek tek okuyorum ve…
Ve bunları
kopyalayıp düzenleyerek taslaklar halinde kaydediyorum. Bunları hazırlamak ve
hergün yayınlamak saatlerimi alıyor. Ayrıca bunları 250 kişiye emaille
gönderiyorum.
Yani,
bütün bunlarla beraber kitap yazmak epey zor, takdir edersiniz… Geçenlerde bir
radyoda dinlediğim yazar İskender Pala gibi yapmak niyetindeyim. Demişti ki:
“Ben bir
romana başladığım zaman dünyayla irtibatımı keserim, günlerce evden çıkmadan
yazarım. Hatta romanda anlatacağım mekanlara gider, biraz kalırım, o havayı
koklar, hissederim.”
Biliyorum,
blog sayfanda “Hayatımı Anlattığım Kitabım” linkinde kitabın var, dediniz. Aslında
zaten işte bu kitabı genişletiyorum.
Biyografi olarak
yazdığım için kimse okumuyor çünkü. Acizane hayat öykümü bir minik roman
tadında yazıyorum. İnşallah beğeneceksiniz.
Allah’ın
izniyle biraz kurguda katarak hikayeleştiriyorum.
Kitabı nasıl ve neden yazdığımı kitabı okuduğunuzda satır
aralarında keşfedeceksiniz.
Anlatılacaklar tümüyle yaşanmıştır, fakat sıkılmadan okunsun diye
belki % 5’i kurgudur.
Yaşadığım hayat serüvenimin özeti şudur : “Hasta olduğumu,
hayallerle geçmiş ondokuz yılın sonunda öğrenmem. Ve yıllardır aradığım
içimdeki o özlemi bulmam... ”
Bütün
konsantremi bu kitapta yoğunlaştırmak için bir müddet izninizi istiyorum.
Acelen ne,
daha gençsin, dediniz. Friedrich Ataksisi hastalığım sürekli ilerliyor. Ölüm
saati gizli olduğu için her saniye olabilir.
Geçtiğimiz aylarda
birşeyi kafaya fazla taktım, çok üzüldüm, vücudum buz gibi oldu, öyle tuhaf
oldum ki, ölecem sandım.
Sanırım
kalp spazmı geçirdim. Zaten FA ve Şeker hastasıyım, ölüm ansızın gelebilir.
Bu yüzden
kitabı bitirene kadar bir müddet sanal dünyada olmayacağım.
Hakkınızı
helal edin.
Bana
sormanıza gerek, zaten benim hakkım varsa herkese helaldir.
Celalin
Penceresinden
Selamlar Celal Bey.Sitenizi yeni kesfettim.Konya Eregli li biri olarak inanin sizinle ne kadar gurur duysam azdir.O guzel insanliginizla ve guzel düşüncelerinizle O kadar guzel bir site hazirlamişsiniz ki insan okumaya doyamiyor.Bi arada kitabinizi da buyuk heyecanla bekliyoruz.Bu guzel ülkenin sizin gibi guzel insanlara her zaman ihtiyaci var.Rabbim Şafi ismiyle size insaAllah şifa ve guzel bir ömür versin.Allaha emanet olun. Saygi ve sevgilerimle Çiğdem Kocabaş
YanıtlaSilSelamlar Celal Bey.Sitenizi yeni kesfettim.Konya Eregli li biri olarak inanin sizinle ne kadar gurur duysam azdir.O guzel insanliginizla ve guzel düşüncelerinizle O kadar guzel bir site hazirlamişsiniz ki insan okumaya doyamiyor.Bi arada kitabinizi da buyuk heyecanla bekliyoruz.Bu guzel ülkenin sizin gibi guzel insanlara her zaman ihtiyaci var.Rabbim Şafi ismiyle size insaAllah şifa ve guzel bir ömür versin.Allaha emanet olun. Saygi ve sevgilerimle Çiğdem Kocabaş
YanıtlaSilçok teşekkür ediyorum Çiğdem hanım.
SilBabam Ereğli'nin Kavuklar köyünden Faik Çelik'in oğludur. Soyadınızla akrabamız varmış. bilmiyorum belki akrabayız.
Çok güzel şeyler yazmışsınız Allah razı olsun. mükemmel insan yoktur, estağfirullah ama Allah sizin gördüğünüz gibi etsin beni inşallah...
Amin. Sevgilerimle... mail atabilirsiniz istediğiniz zaman...
Celal Çelik